17 Mayıs 2011

Google’dan kazancı arttırmanın püf noktaları nelerdir?

E-Ticaret
E-Ticaret

Web’de harcadığınız emeğin karşılığını almanın en kolay yolu, tıklama başına ödeme yapılan (PPC, Pay per Click) global reklam ağlarından geçiyor. Google’ın Adsense’i şu anda pazarın tartışmasız hakimi durumunda. Siz de sitenizde Google Adsense reklamlarına yer veriyorsanız işte size gelirinizi biraz daha artırmanızı sağlayacak birkaç ipucu

İyidüşünerek Googlenin prensiplerini çiğnemeyin

Konu “Adsense’den en iyi geliri elde etmek” olunca ticaretin temel prensiplerine kadar inmemiz gerekiyor. Adsense sisteminin işleyişinde dört farklı köşede dört farklı oyuncu bulunuyor. Bu işte Google, reklam veren, Adsense yayıncısı ve yayıncının web sitesine gelen ziyaretçi farklı tarafları oluşturuyor. Google sunduğu servisin sağlıklı şekilde yürümesi için çalışırken, reklam verenler ödedikleri ücretin karşılığını almak istiyor, yayıncılar ise doğal olarak mümkün olan en iyi kazancı elde etmek amacında. Eğer doğru içerik üzerinde sağlıklı şekilde reklam görüntülüyor ve sitenizi yeterince geniş bir kitleye ulaştırabiliyorsanız, Adsense’den ciddi gelirler elde edebilirsiniz.

Reklamlar sitenize uyum sağlayanlardan oluşsun alakasız reklamları kaldırın

Adsense’den en iyi geliri elde etmek için yayınladığınız reklamların ziyaretçi kitlenizle uyumlu olduğundan emin olmalısınız. Sayfanızda görüntülenen reklamlar ziyaretçilerinizin ilgisini çektikçe tıklamalar artacak ve geliriniz de yükselecektir. Bu uyumu sağlamak için ziyaretçi profilinizi incelemeniz ve sayfalarınızda bulunan metin içeriğini optimize etmeniz gerekecek. Örneğin içeriğinizi tekrar düzenleyerek ve Adsense hesabınızın “Rekabetçi Reklam Filtresi” bölümünü kullanarak hedef kitlenizle uyuşmayan reklamları sitenizden uzaklaştırabilirsiniz.

Renk Uyumu olmalı

Tıklama oranını etkileyen önemli faktörlerden bir diğeri de reklamların görsel olarak sayfayla bütünleşmesi. Bunun için Adsense’in kontrol panelinde reklamı oluştururken kullanabildiğiniz renk seçenekleriyle sınırlı kalmayarak, reklam kodunda bulunan “google_color_bg” ve “google_color_border” gibi değerlere müdahale edebilirsiniz. Bu ifadelerin karşısındaki HTML renk kodlarını sitenizin tasarımında kullandığınız kodlarla aynı yapmak çoğu zaman tam uyumluluk sağlayarak tıklanma oranını artıracaktır.

Püf Noktaları

Eğer Adsense üzerinden ciddi paralar kazanmak konusunda ısrarlıysanız bir adım daha ileri giderek bu iş için yeni siteler hazırlayabilirsiniz. Prensip olarak bu yöntemi tasvip edemeyecek olsak da, amacınızın ziyaretçilerle reklam verenleri profesyonelce buluşturmak olduğunu varsayarak konuya girelim

Pahalı kelimeler kullanın

Adsense’te reklamlara yapılan her tıklama yayıncıya aynı geliri getirmiyor. Örneğin raporları incelerken, bir gün beş adet tıklama için 50 cent kazandığınızı, başka bir gün aynı tıklama sayısıyla 3,5 dolar kazandığınızı görebilirsiniz. Buradaki fark, reklam verenlerin tıklama başına ödemeyi kabul ettikleri en yüksek fiyattan kaynaklanıyor. Bu yüzden bazı anahtar kelimeler için ödenen ücret düşük, bazıları içinse yüksek. İnternette “çok kazandıran” anahtar kelimelerle ilgili birçok kaynak oluşturulmuş durumda. Google’da “top paying keywords” kelimeleriyle yapacağınız bir arama, sizi birçok pahalı kelimeye ulaştıracaktır. Meşruluğu tartışılabilir olsa da bu pahalı kelimeleri kullanarak hazırlayacağınız içerik daha yüksek gelirler elde etmenizi sağlayabilir.

Temel gelir modeli yayınladıkları reklamlara dayanan televizyonlar bile kendi reklamlarını yapmak için bütçe ayırıyorlar. Bu durumda reklam geliri elde etmek üzere hazırladığınız web sitesiniz için çeşitli mecralara reklam verebilirsiniz. Adsense raporlarına bakarak her bir ziyaretçi için ortalama 3 cent kazandığınızı varsayacak olursak, sitenize 1 cent maliyetle ziyaretçi çekmeniz başarılı bir girişim olabilir. Tabii satın aldığınız ziyaretçi kitlesinin niteliğini düşünmek durumundasınız. Reklamlarla elde ettiğiniz ziyaretçi sayısı artarken tıklama oranı düşmemeli.

Kesinlikle hile yapmayın

Google, Adsense sisteminin sağlıklı şekilde işlemesi için işi oldukça sıkı tutuyor. Adsense reklamlarına yapılan hileli tıklamalar yayıncının kısa sürede sistemden çıkartılmasıyla sonuçlanıyor. Sitenize gelen bir ziyaretçinin reklamlara arka arkaya çok kez tıklaması bile Google’ın size kırmızı kart göstermesine sebep olabilir.

Kaç para kazandığınızı kimseyle paylaşmayın

Adsense programına katılan web sitesi yöneticilerinin elde ettikleri geliri açıklamaları yasak. Bu yüzden konu ile ilgili tartışmalara katıldığınız forumlarda ağzınızı sıkı tutmalısınız. Başarınızı başkalarıyla paylaşmanız, benzer içerikli bir web sitesine sahip, kötü niyetli bir webmaster’ın hışmına uğramanıza sebep olabilir. Birbirlerini çekemeyen webmaster’ların karşı tarafı devre dışı bırakmak amacıyla yaptıkları saldırılara “click bomb” ismi veriliyor. Ne yazık ki Google henüz bu tip saldırılar için bir önlem alabilmiş değil. Ancak sayfalarınıza ekleyebileceğiniz çeşitli script’lerle bu tip saldırıların kısmen önüne geçebiliyorsunuz. Eklediğiniz kodlar, ziyaretçinin belirli bir tıklama sayısından sonra reklamları görememesini sağlayabiliyor.

Reklamlarının tıklama oranının (TO) (ve dolayısıyla Kalite Puanının) düşük olması ve sitelerini ziyaret eden müşterilerin siteden hemen ayrılması, küçük bir Google AdWords reklam vereninin kabusudur.

Reklamveren mantıklı bir açıklama arar.

“Acaba Google Reklam’larım rakiplerim tarafından mı tıklanıyor” düşüncesi zihne neredeyse hakim olur.

Şüphesiz ki, reklamları rakipleri tarafından kasıtlı olarak tıklanmaktadır!

Böyle bir teori, ne kadar inanma isteği uyandırsa da, genellikle tümüyle yanlıştır.
Google’ın en önem verdiği konulardan biri en yüksek tıklama kalitesini sağlamak olduğundan, bu tür stratejileri saptayan ve engelleyen güncel algoritmalardan oluşan çok katmanlı bir kombinasyon kullanırız.

Kritik Yaklaşım

Komplo teorilerini devreden çıkardıktan sonra, AdWords hesabınıza ve açılış sayfanıza daha net bir bakış kazanabilirsiniz. Düşük bir TO genellikle reklam kalitesini düşük ve/veya reklamların belirli bir terimle alakasız olduğunu gösterir. Örneğin, şirketiniz futbol aksesuarları satıyorsa, sorun “top” anahtar kelimesinde olabilir. Bu kelimeyi giren kullanıcılardan bazılarının, maç yaparken tekme atılan, deriden yapılma o eşyayı aradığına şüphe yoktur. Ancak çoğu, futbolcularla ilgili magazin dedikodularını öğrenmek, geçmiş şampiyonalardaki en güzel golleri izlemek veya bir tenis topu satın almak gibi konularla ilgilenmektedir. Hatta bazıları “top” kelimesiyle, ateşli silah olan topları kastediyor bile olabilir! Aniden, “top” kelimesinin çok geniş bir anlamı olduğu ortaya çıkar.

Söz konusu sorunu gidermek için, bu tür genel anahtar kelimeleri silmenizi ve şirket profilinizi daha net bir şekilde yansıtmanızı öneririz. Ne tür toplar satıyorsunuz? Nerede satıyorsunuz? Fiyatları ne kadar? Bu tür soruları yanıtlamak, anahtar kelimelerin, reklam metinlerinin (reklam metinlerine fiyat eklemek çok işe yarayacaktır!) ve kampanya hedeflemesinin hassaslaştırılmasını sağlar. Tüm anahtar kelimeleri içeren liste, büyük olasılıkla bir dizi alana bölünebilir. Örneğin, futbol topları, ragbi topları ve sağlık topları sattığınızı varsayalım. Bu top çeşitlerinin her biri için bir reklam grubu oluşturulmalıdır. Bu yolla, TO ve Kalite Puanı optimize edilebilir. Biriktirdiğiniz tıklamalar daha değerli hale gelebilir (zira müşteriler ürünle daha çok ilgilenecektir) ve maliyetleri düşer.

Web Sitesini İyileştirme

Birçok reklamveren bu noktada, sırtlarını sahip oldukları üne yaslar. Ancak unutmayın ki, bu başarıya giden yolun sadece yarısıdır. Google web sitenize trafik yönlendirse de, bu trafiği kullanmak size kalmıştır. Web sitenize tarafsız bir gözle bakmayı denemeniz gerekir. İnternet’te, iyi web siteleri tıklayan, satın alan ve memnuniyetini diğer kullanıcılarla paylaşan iyi müşteriler kazanır. Dünyanın en iyi toplarını üretiyor olabilirsiniz, ancak siteniz güncel değilse, güven vermiyorsa veya müşterinin temel estetik duygularını tatmin etmiyorsa, sizi hiçbir Kalite Puanı veya TO kurtaramaz.

Birçok reklam veren, web sitelerini, şirket yöneticilerini derin düşüncelere dalmış veya şirket partilerinde eğlenirken gösteren resimlerin yayınlandığı bir şaheser olarak görür, ancak şirket dışı bir uzmandan yardım istemek çoğu zaman akıllıca olacaktır. Böyle bir uzman, site içeriğine ve stiline eleştirel bir bakış getirebilir. Web sitesiyle ilgili aşağıdaki soruları kendinize sormanız gerekir:

• AdWords’te reklamını yapmak istediğimiz işletme, faaliyetlerinin tüm yönleriyle ilgili doğru bir genel bakış sağlıyor mu?
• Sitede gezinmek kolay mı? Müşteriler, yapmalarını istediğimiz şeyleri kolayca yapabiliyor mu?
• Uyumsuz renkler, kötü yazı tipi seçimi veya eskimiş bir görünüm ve tarz nedeniyle görsel tema ve/veya kullanıcı arayüzü çekiciliğini kaybetmiş olabilir mi?
• Sitenin içeriği ziyaretçiyle alakalı mı (ipucu: tanınmış bir politikacının komik surat yaptığı resmi mümkün olduğu kadar derinlerde gizlemek veya tümden silmek en iyisidir!)?

Site incelenip iyileştirme planı uygulandıktan sonra, güncellenmiş sitenizi AdWords hesabınızla senkronize etmeniz gerekir. Reklam grupları, doğrudan ilişkili sayfalara götürmelidir. Reklamlarınızdan biri halen ana sayfaya götürüyorsa, büyük olasılıkla sorun henüz çözülmemiştir. Yukarıda açıklanan işlemi tamamladıktan sonra kendinizi tebrik edebilir ve hiç bitmeyecek olan üçüncü aşamaya geçebilirsiniz: İzleme ve optimize etme. İstatistiksel veriler bize, web sitesinin hangi bölümlerinin müşteriler için halen çekici olmaktan uzak olduğunu söyleyebilir. Bu tür sorunları, Web Sitesi Optimize Edici gibi uygun araçların yardımıyla giderebiliriz.

Daha Geniş bir Bakış

İnternet reklamcılığında başarının, doğrudan AdWords programında harcanan paranın miktarına bağlı olmadığını unutmamanız gerekir. Çoğu zaman, reklam bütçesinin bir bölümünü web sitesinin ve AdWords hesap yapısının iyileştirilmesine yönlendirerek satışları ve yatırım getirisini (YG) artırabilirsiniz. AdWords reklamlarını değerlendirirken, daha geniş bir bakış açısı yararlı olacaktır. Reklam bütçeleri ve tıklama başına maliyet, denklemdeki birçok faktörden yalnızca ikisidir. İyi şanslar! 

Google, AdWords’deki tıklamalarınızın korunması için çok güçlü üç araca sahiptir:

Tespit etme ve filtreleme teknikleri: AdWords reklamına yapılan her tıklama sistemimiz tarafından incelenmektedir. Google her tıklama için, IP adresi, tıklama saati, herhangi bir çift tıklama ve diğer çeşitli tıklama modellerini içeren çok sayıda veri noktalarına bakmaktadır. Sistem daha sonra, potansiyel olarak geçersiz tıklamakları ayırmak ve filtrelemeye çalışmak için bu faktörleri analiz etmektedir.

Gelişmiş izleme teknikleri:

Google, geçersiz tıklama etkinliğini yönetebilmek için, bir dizi benzersiz ve yeni teknik kullanmaktadır.

Google Ekibi

Google’da otomatik tıklama koruma tekniklerine ek olarak, geçersiz tıklamaların münferit örneklerini inceleme amaçlı özel araçlar ve teknikler kullanan uzmanlardan oluşan bir ekip bulunmaktadır. Google Sistemi, geçersiz olma potansiyeli bulunan tıklamaları tespit ettiğinde, bu ekibin bir üyesi, bu tıklamaların kaynağına ait önemli verileri seçip ayırmak amacıyla etkilenen hesabı inceler.

Share

Bunları da Beğenebilirsiniz...