Dış kanamalardan farklı olarak damarlardan dışarıya çıkan kan vücut boşluğunda ve dokuların arasında birikir. Bazı hallerde kan anüs, kulak, ağız gibi çıkış kapılarından yararlanarak dışarıya çıkar. İç kanamanın olduğu yer ve miktarı hayati tehlikeyi belirler. Örneğin kafatası içerisindeki bir kanama merkezi sinir sistemi üzerinde etkili olarak felce, hatta ölümlere neden olabilir.
Belirtileri:
İç kanama geçiren bir hasta kan kaybından dolayı halsizdir.
Solunum derin değildir. Akciğerlerini tam olarak hava ile dolduramaz. Esneme, gerinme, hava alma ihtiyacı gösterir.
Dolaşımdaki sıvı kaybından dolayı aşırı susuzluk hisseder.
Huzursuz, kaygılı ve konuşkandır.
Deri nemli ve soğuktur.
Nabız hızlı ve zayıftır.
Dudaklar, yüz ve parmak uçları solgundur.
İlk yardım: İlk yardım metotları ile iç kanamayı kontrol altına almak mümkün değildir. Hasta bir an önce hastaneye ulaştırılmalıdır. Bu süre içerisinde hasta sırt üstü yatırılıp, elbiseleri, yakası gevşetilerek rahat ettirilmelidir. Cesaretlendirici sözler söylenerek güven telkin edilmelidir. Üstü örtülerek vücudun ısı kaybetmesi önlenmelidir. İç kanaması olan veya olduğundan şüphe edilen hastaya asla ağızdan bir şey verilmemelidir. Hastaneye ulaşıncaya kadar hasta iyi gözlenerek acil servisteki doktorlara doğru bilgi verilmelidir.
Kaynak: Milli Eğitim Web Sitesinde Yer Alan “Mesleki Açık Öğretim Lisesi “Trafik ve İlkyardım Eğitimi 1-2 (Hazırlayan: Hasan YALÇIN)” Ders Notlarından Derlenmiştir (Ziyaret Tarihi: 01/02/2010).
