19 Nisan 2010

Kan ve kan yapıcı organlara ilişkin temel terimler nelerdir?

Tıp
Tıp

Kan, vücudun sıvı olan dokusudur. Kanı yapan organlara “hemopoyetik ve lenfopoyetik organlar” denir. Bu organlara ve organlara ait terimlere “kan terimleri” denir. Hemopoyetik olanlar kırmızı kanı, lenfopoyetikler ak kanı (lenf) yaparlar. Bu iki kan ayrı erlerde yapılsalar da bildiğiniz kırmızı kan içinde toplanır. Kan dendiğinde kırmızı kan anlaşılır.

Kan hücrelerini yapan doku, kırmızı kemik iliği dokusudur. Sarı kemik iliği aktif değildir. Bu ilik gerekli durumlarda kırmızı kemik iliğine dönüşür ve aktif olur. Lenfositler timus, dalak ve lenf düğümlerinde yapılır. Hücreler, genel adıyla kan hücreleri olarak anılır.

Kan, kalp ve damar sistemini yapan kapalı boşluklar (dolaşım sistemi) içinde bulunur. Kanın bu sistemin dışına çıkması patolojik olgudur. Lenf, doku sıvısının lenf kapillerine geçmesi ve içine lenfopoyetik organlardan lenfositlerin karışmasıyla oluşur. Bu kan, ana lenf damarlarıyla kana karışır.

Haema: Kan.

Sanguis: Kan.

Plasma: Kan hücrelerini barındıran sıvı kısım.

Eryhrocytus: Alyuvar. Hücre çekirdeği olmayan ve en çok bulunan kan hücresidir. Kana kırmızı rengi verirler.

Leukocytus: Akyuvar.

Agranulocytus: Sitoplazmalarında granül içermeyen akyuvar.

Iymphocytus: 6-18 mikron arası büyüklüktedir.

Monocytus: Kanda en iri hücrelerdir.

Granulocytus: Sitoplazmalarında granül olan lökositlerdir.

Neutrophil: Büyüklüğü 12-15 mikron boyutunda granüllü bir lökosit türüdür.

Eosinophil: Büyüklükleri 12-15 mikron boyutunda granüllü bir lökosit türüdür.

Basophil: %1 oranında görülür; o yüzden görülmeleri zordur.

Thrombocytus: Kan pulcuğu.

Myeloblastus: Granüllü lökositleri oluşturan ana hücre.

Megakaryocytus: Kırmızı kemik iliğinde bulunan iri, dev hücreler. Trombositleri oluştururlar.

Splen: Dalak.

Lien: Dalak.

Medulla ossea flava: Sarı kemik iliği.

Medulla ossea rubra: Kırmızı kemik iliği.

Iympha: Ak kan.

Iymphocapillare: Lenf damarlarının başlangıçtaki küçük ince damarlar.

Nodus ıymphaticus: Lenf düğümü.

Iymphonodus: Lenf düğümü.

Thymus: Timus bezi.

Tonsilla: Bademcik.

Mononüklear fagositik sistem: Çeşitli doku ve organlar içine yayılmış olarak bulunan ve monositlerden köken alan hücreler topluluğu.

Helysis: Eritrositlerin parçalanması.

İterus: Sarılık.

Erythrocythemia: Kanda alyuvar sayısının artması.

Leukocytosis: Kanda lökositlerin artması.

Leukopenia: Lökosit azlığı.

Granulocytopenia: Gronülosit azlığı.

Thrombocytopenia: Trombosit azlığı.

Iymphocytopenia: Lenfosit azlığı.

Iymphocytosis: Lenfositlerin artması.

Septicemia: Bakteri veya bakteri toksinlerinin kana geçmesi sonucu oluşan ateş ve titreme ile belirgin durum.

Leukemia: Kan yapan dokuların ve öncelikle lökosit serisinin öncül hücrelerinin

genel bir neoplastik hastalığıdır.

Thrombasthenia: Trombosit işlev bozukluğu.

Hemophilia: Pıhtılaşma faktörlerinin kalıtsal olarak eksik ya da kusurlu oluşları nedeniyle oluşan kanama hastalıkları.

Thalassemia: Kusurlu hemoglobin sentezi nedeniyle ortaya çıkan ailevi anemik hastalık.

Hereditary elliptocytosis : Eritrosit zar bozukluğu nedeniyle gelişen doğumsal bir hastalıktır.

Anemia: Alyuvar sayısının ve homglobinin normalin altına düşme durumu.

Hypochromic microcytic anemia : Genellikle demir eksikliğine bağlı gelişen anemidir.

Megaloplastic anemia: B12 vitamini veya folikasit eksikliğine bağlı olarak oluşan anemidir.

Hemolytic anemia: Eritrositlerin yıkılması nedeniyle ortaya çıkan anemilerdir.

Orak hücreli anemi: Globulin sentezindeki bir defekte bağlı olarak gelişen kalıtsal bir hastalıktır.

Hemangioma: Kan damarları tümörü.

Hypersplenism: Dalağın fazla çalışmasına bağlı olarak ortaya çıkan hastalık tablosu

Splenitis: Dalak iltihabı.

Iymphangitis: Lenf damarları iltihabı.

Iymphoma: Lenfoid doku tümörü.

Iymph eudema: Lenf damarlarının tıkanmasına bağlı olarak lenf sıvısının deri altında birikmesidir.

Kaynak: Tıbbi Terminoloji (Tedavi Hizmetleri), MEGEP (Mesleki Eğitim Ve Öğretim Sisteminin Güçlendirilmesi Projesi), ANKARA, 2008.

Share

Bunları da Beğenebilirsiniz...