Ameliyat şoku, aşırı yorgunluk, üzüntü, travma, soğuk, heyecan vb. etkenlerin organizmada, iç organlarda ve metabolizmada oluşturduğu bozuklukların tümü.
Stres nedir?
Stres, homeostatik kavramla doğrudan ilgisi olan bir durumdur. Bu durum, iç ya da dış çevreden (veya her ikisinden) kaynaklanan bir veya birkaç fizyolojik, psikolojik, sosyo-ekonomik etkenin, kişinin denge mekanizmasını tehdit etmesi yani homeostatik dengesini etkilemesidir.
Kişinin algıladığı ve homeostatik dengeyi tehlikeye sokan etken stresör bu durum da stres olarak tanımlanır.
Strese karşı fizyolojik savunma düzenleri kapsamında H. Selye’nin “kişiyi tehdit eden uyarana karşı tüm bedenin, nöroendokrinal nörovejetabif yanıtı” olarak nitelediği Genel Adaptasyon Sendromu (GAS) ile strese uyum mekanizması başlar.
Genel Adaptasyon Sendromunda:
Alarm reaksiyon dönemi
Direnç dönemi
Bitkinlik dönemleri yer alır.
Hemşire için stres kavramı, bireyin, tüm boyutları ve çevresi ile birlikte bir bütün olarak algılanabilmesi, sağlık durumunu sürdürebilmesi için stresle başa çıkmasına yardım, bütüncül bir yaklaşımla gereksindiği bakımı verebilme açısından büyük önem taşır.
Kaynak: Doç. Dr. Necmiye Sabuncu, Doç. Dr. Kamerya Babadağ, Doç. Dr. Gülsün Taşocak, Yrd. Doç. Dr. Türkinaz Atabek, Editör: Prof. Dr. Hikmet Seçim “Hemşirelik Esasları: Ünite 1 – Hemşirelik Tanımları, Temel Kavram ve Kuramlar”, T.C. Anadolu Üniversitesi Yayınları No: 496, Açıköğretim Fakültesi Yayınları No: 225, ISBN 975 – 492 – 233 – 0, 1996.