26 Mart 2010

Ticari işlerde faiz

Hukuk
Hukuk

Hukuk öğretisinde faiz; belirli bir meblağın bu meblağ alacaklısına sağladığı medeni bir semere (ürün) olarak tanımlanmaktadır.

Faiz çeşitli açılardan ayrıma tabi tutulabilir. Tarafların anlaşması sonucu ödenecek olan faize iradi faiz (akdi faiz), tarafların iradesi dışında ödeme borcu doğan faize ise kanuni veya nizami faiz denir. Bir para tutarını talep hakkına sahip bulunan alacaklıya, bu paradan belli bir süre yoksun kalması nedeniyle borcun vadesine diğer bir ifadeyle paranın iade edilmesi gereken tarihe kadar ödenen karşılığa kapital faizi, para borcunu zamanında ödemeyerek temerrüte düşen (geciken) borçlu tarafından ödenmesi gereken faize de temerrüt faizi denilmektedir. Temerrüt faizi, alacaklının muhtemel zararlarının giderilmesi amacıyla doğrudan doğruya kanun koyucu tarafından öngörülmüş bir karşılıktır. Temerrüt faizinin talep edilebilmesi için temerrüt sonucunda bir zarar görmüş olmak gerekli değildir. Ayrıca, sadece ana paraya işletilen basit faiz ve işlemiş faizin ana paraya eklenerek bunun üzerine işletilen faizi ifade eden mürekkep (bileşik faiz) ayrımı da yapılmaktadır.

Kaynak: Prof. Dr. Veliye Yanlı, “Ticaret Hukuku Ders Notları”,  İstanbul İnşaat Mühendisleri Odası, Kurs Notları, 2009.

Share

Bunları da Beğenebilirsiniz...