6 Şubat 2011

Mısır ve İsrail nasıl bir birliktelik?

Siyaset
Siyaset

Ortadoğu’da Mısır üzerinden başlayan bir değişim, İsrail bakımından da politik bir çözülme anlamını taşır. Zira Mübarek yönetimi, Netanyahu ve onun tipindeki İsrail hükümetlerinin politik bir tamamlayıcısıdır. Mısır ve İsrail yönetimleri arasında 1979 yılında imzalanan Camp David Anlaşmalarından bu yana iki ülke müttefiktir ve birçok Batılı analist bu birlikteliği Ortadoğu istikrarı açısından hayati olarak niteler. Eski Savunma Bakanı Ben Elizer’ın ifadesiyle ‘Mısır İsrail’in yalnızca en yakın dostu değildir; iki ülke arasındaki ilişkiler stratejik olmanın çok ötesinde bir anlam taşır’. Bu nedenle doğal olarak Mısır’da gerçekleşecek bir yönetim değişikliği eğer kişilerin değişmesinin ötesine geçer de bir anlayış değişikliğine dönüşürse İsrail açısından ciddi politik risk taşır…

İsrail’in Ortadoğu algısı iki eksen üzerinden şekillenir. Bunlardan birisi Kuzey hattıdır ki, içerisinde İran, Suriye, Lübnan ve Türkiye ile ilişkileri barındırır. Güney hattı ise İsrail’in daha ılımlı yaklaştığı Kuzey Afrika, Mısır, Ürdün ve diğer Arap ülkelerini kapsar. Kuzey hattı Türkiye haricinde daha ziyade İran ile ilişkilendirilen ve çok tehlikeli olarak algılanan bir eksendir. Güney hattı ise daha ılımlı ve işbirliğine açık modeller olarak görülür. Buradaki lider ülke Mısır olarak kabul edilir. Bu hattaki ülkelerde halkların İsrail karşıtı olmasına rağmen, yönetimlerin İsrail ile yakın ilişkiler içerisinde olması normaldir. Bugünlerde ortaya çıkan dönüşümlerin Güney hattında, yani İsrail için güvenli olarak algılanan eksende ortaya çıktığını vurgulamak gerekir.

Kaynak:Deniz Ülke Arıboğan’ın 02 Şubat 2011tarihinde Akşam Gazetesi’nde yayımlanan “İsrail’in de kuyruğu sıkıştı” köşe yazısından derlenmiştir.

Share

Bunları da Beğenebilirsiniz...