30 Nisan 2011

Öğeler arasındaki ilişkiler

Dil Bilgisi
Dil Bilgisi

Cümleyi oluşturan öğeleri ve bunların işlevini tanıma, doğru, sağlıklı cümle kurabilmemiz için gereklidir. Çünkü cümlelerimizdeki yanlışlıkların bir bölümü öğelerIe ilgilidir. Daha doğrusu bu öğeleri yerli yerinde kullanmama ya da bunlar arasında uyum sağlamama, öğeleri birbirine yanlış bağlama cümlelerimizin yanlış kurulmasına yol açar. Bu tür yanlışlıklardan kurtulmak için cümlelerimizi oluşturan öğelerin arasındaki uyuma, birbirlerine bağlanışına özen göstermeliyiz. 

Özne – Yüklem Uygunluğu: Bir cümlede özne ile yüklemin kişi, tekillik ve çoğulluk yönlerinden tutarlı oluşuna uygunluk diyoruz. Sözgelimi, “Ben bütün gün kitap okudum.” cümlesinde özne birinci tekil kişi (ben)’dir; buna bağlı olarak yüklem de (okudum) birinci tekil

kişidir. Bu uyum, genel ve değişmez kuraldır. Ancak bunun dışında kimi durumlar vardır ki özne ile yüklem arasındaki tekillik, çoğulluk, kişi uygunluğu değişir. Bu değişiklikler nerelerde, ne zaman ortaya çıkar? Bunları tanımazsak ister istemez yanlışlıklara düşeriz.

Başlıcalarını tanıyalım: 

1. Bir cümlede özne bir topluluk adına konuşuyorsa yüklem birinci çoğul kişili olabilir: “Derslerimizde görsel araçlardan yararlanmaIıyız.” (Bu cümlede konuşan kişi öğretmenler adına konuşuyor.) 

2. Özne bir kişi de olsa, övünme, böbürlenme, karşısındakini küçümseme amacıyla birinci çoğul kişi biçiminde düşünülmüşse yüklem de birinci çoğul kişili olur. Şu örnekte ki gibi: “Bizim böylesi sözlere karnımız tok, başka kapıya!” (Böbürlenme, karşısındakini küçümseme amacıyla oluşturulmuş cümle.) 

3. Özne tek kişi de olsa alçakgönüllülük gösterme amacıyla “ben” yerine “biz” ya da “bizler” kullanıldı mı yüklem de birinci çoğul kişiye dönüşür: “Biz bu konuşmamızda ayrıntılara inmeden dilimizin söz dağarcığındaki değişmeleri ele alacağız.” (Konuşmacı ben demekten kaçınıyor.)

4. Konuşmada ve yazmada söze saygı, incelik anlamı katmak için sen yerine siz zamirini·kullanırız ya da böyle düşünürüz. Bu durumda yüklem de ikinci çoğul kişiye dönüşür: “Bu gece de bizde kalınız.” (Cümlede sen, siz biçiminde düşünülmüş.) 

5. Üçüncü tekil kişilerde aşırı saygı gösterilmek amacıyla bir kişi de olsa, yüklem çoğul üçüncü kişiye dönüşebilir: “Büyük hala geldiler. Kapıyı açıyorlar.” (Cümlede sözü edilen tek kişidir. Ama aşırı saygı gösterme amacıyla yüklem çoğullaştırılmıştır.) 

6. Özne bir organın ya da organdan çıkan bir nesnenin adıysa bu ad çoğul durumunda olsa bile yüklem tekil olur.  Şu örneklerde olduğu gibi: “Yukarı kattan sesler, çağrışmalar geliyordu.” “Gözlerinden boşalan yaşlar, yanaklarından yuvarlanıyordu.”

7. Özne çoğul eylem adlarından oluşuyorsa, yüklem tekil olur. Şu örnekte olduğu gibi: “Sokakta gülüşmeler, bağrışmalar birbirine karışıyordu.”

8. Hayvan ve bitkiler özne görevinde ve çoğul durumda cümleye giriyorsa, yüklem tekil olur: “İki yabancının, yaklaştığını görünce köpekler havlamaya başladı.”, “Tepede ağaçlar biraz daha seyrek duruyor.”

9. Özne cansız varlıklardan oluşuyorsa, çoğul durumunda bulunuyorsa yüklem tekil olur: “Yamaçtan aşağı seller akıyordu.” Ancak cansız varlıklardan oluşan çoğul özneye kişilik kazandırmaya yönelik bir kullanım verilirse, yüklem de çoğullaşır: “Ağaçlar, caddeler sisin örtüsüne sarınarak gözden kayboldular.”

10. Çoğullaştırılmış zaman adları özne göreviyle kullanılırsa yüklem tekilleşir: “Günler, haftalar, aylar böyle geçti.”, “Dakikalar, saatler birbirini izledi.” Ancak özneye kişilik kazandırmaya yönelik kullanımlarda yüklem çoğullaşır: “Günler ne çabuk geçiyorlar.”

11. Tekil durumda bulunan ve özne göreviyle kullanılan topluluk adlarının yüklemleri de tekil olur: “Sürü dağıldı.”, “Kalabalık uzun süre bekledi.”

12. Cümlede birden çok özne varsa, öznelerden biri tekil ya da çoğul birinci kişi zamiri (ben, biz) ise, yüklem birinci çoğul kişi olur: “Uşak önde, ben arkada çıktık.”

13. Cümlede birden çok özne bulunursa, öznelerden biri tekil ya da çoğul ikinci kişi zamiriyse (sen, siz), yüklem çoğul ikinci kişi olur: “Ahmet, kardeşin Salih ve sen yarın bağa gideceksiniz.” 

14. Cümlede birden çok özne bulunuyorsa, öznelerden biri tekil ya da çoğul üçüncü kişi zamiriyse (o, onlar) yüklem çoğul üçüncü kişi olur: “Babası, dayısı, o ve küçük hala bize geldiler.”

15. Cümlede birden çok özne bulunuyorsa, öznelerden her ikisi ya da üçü tekil ya da çoğul birinci, ikinci, üçüncü kişi zamiriyse (ben, biz, sen, siz, o, onlar), yüklem çoğul birinci kişi olur: “Siz de, o da ben de rahat ederiz.” 

Özne-yüklem ilişkisi ya da uyumu doğru, sağlıklı cümle kurmanın temel koşullarından biridir. Aynı durum, tümleçler için de söz konusudur. 

Tümleç-Yüklem Uygunluğu: Tümleçlerin türü ve niteliği, cümleye girişleri ya da girmeyişleri

yüklemin niteliğine bağlıdır. Öyle ki sıra ya da bileşik yapılı cümlelerde başka başka tümleçler alması gereken birden çok yüklem birbirine bağlanıyor. Bunlardan yalnız birinin tümleci yazılıyor. Bu tümleç öteki yüklemlerle de uyum sağlıyor mu, aralarında bir uygunluk var mı? diye düşünülmüyor. Bu da cümlelerde tümleç eksikliği diyeceğimiz bir anlatım pürüzüne yol açıyor. Sözgelimi şu tümceye bakalım:  “Buna ancak okurlar karar verir, uygular.” “Buna” tümleci “karar verir” yüklemi için doğrudur, ama “uygular” yükIemi için doğru değil. Yani, “buna uygular” denilemez. Bundan dolayı her iki yüklemin de “buna” tümlecine bağlanmış olması yanlıştır. Çünkü “karar verir” eylemi geçişsiz, “uygular” ise geçişlidir. Bu yüzden cümlede tümleç-yüklem uygunluğu sağlanamamıştır. Uygunluk sağlansaydı cümleyi  şöyle kurmak gerekirdi: “Bunu ancak okurlar kararlaştırır, uygular.”

Kaynak:  Dr. Dz. Öğ. Kd. Alb. S. Ömer Erenoğlu ile Düzeltmen Selma Otçu’nun hazırladığı “Türkçenin Doğru Kullanımı -İletişim, Etkili Konuşma, Yazma Ve Okuma Kılavuzu-” (Genelkurmay Askerî Tarih ve Stratejik Etüt Başkanlığı Yayınları, ISBN: 975-409-384-9, Genelkurmay Basımevi, Ankara, 2007) kitabından derlenmiştir.

Share

Bunları da Beğenebilirsiniz...