11 Ağustos 2010

Sıcaklık

Coğrafya
Coğrafya

Hava olaylarının oluştuğu ortam atmosferdir. Bu ortamın harekete geçmesini sağlayan temel güç ise sıcaklıktır. Yeryüzü temelde dört kaynaktan enerji alarak ısınır. Bunlar; güneş ışınları, dünyanın iç ısısı, gök cisimlerinden yansıyan ışınlar ve konutlar ile araçlardan çıkan ısılardır. Bunlar arasında en önemli ve temel enerji kaynağımız ise Güneş’tir.

Yeryüzünde sıcaklık her yere eşit oranda dağılmaz. Sıcaklığın dağılışını etkileyen çeşitli etkenler vardır. Bunlar;

1. Güneş etkisi: Güneş değişken bir yıldızdır. Etkinliği her 11 yılda bir en üst düzeye ulaşır. Etkinlik döneminde Güneş yüzeyinde patlamalar sonucu lekeler oluşur. Bu dönemde Dünya sıcaklığında artış olur.

2. Güneş ışınlarının yeryüzüne değme açılarının etkisi:

a) Dünya’nın şeklinin etkisi: Dünya geoid şekle sahip olduğundan, güneş ışınlarının dik ve dike yakın geldiği Ekvator ve çevresindeki noktalarda ısınma daha çok olur. Ekvator’dan kutuplara doğru gidildikçe Güneş ışınlarının gelme açıları küçüldüğü için aynı ışın demetinin düştüğü alan genişleyeceğinden, ısınma bu alanlarda daha az olur. Ekvator’dan kutuplara doğru sıcaklığın değişmesi olayına enlem etkisi adı da verilmektedir.

b) Mevsimlerin etkisi: Dünya’nın, Güneş çevresindeki hareketi ve ekseninin eğik oluşu nedeniyle güneş ışınlarının bir yere değme açısı yıl boyunca değişiklikler gösterir. Bu değişik açılar aynı yerin aldığı enerji miktarının mevsimlere göre farklılaşmasını sağlar. Ayrıca, kuzey ve güney yarım kürelerde aynı anda farklı sıcaklıklar ve mevsimler oluşur.

c) Dünya’nın günlük hareketinin etkisi: Dünya kendi ekseni etrafında dönerken gece ve gündüzler oluşur. Gündüz ısınan yeryüzü, gece ise ısı kaybeder. Ayrıca enleme göre güneş ışınları sabah vakti dar açıyla geldiğinden ısıtma gücü azdır, öğlene doğru ışınların geldiği açı giderek dikleştiği için ısıtma gücü artar, akşama doğru bu açı giderek tekrar daralır ve ısıtma gücü azalır. Bu durum, gün içinde sıcaklığın farklılaşmasına neden olur.

ç) Bakı etkisi: Bir yamacın Güneş’in karşısındaki konumuna bakı denir. Güneş ışınlarının gelme açısı aynı yüksekliğe sahip kuzey ve güney yamaçlarında farklı olabilir. Kuzey Yarım Küre’de dağların güney yamaçları, kuzey yamaçlarından daha fazla ısınır. Sabah vaktinde dağların doğu tarafı batı tarafından, akşam dağların batı tarafı doğu tarafından daha sıcak olur. Bakı etkisi, yerleşmeler ve ekonomik faaliyetler üzerinde etki yapar.

3. Dünya’nın yörüngesinin etkisi: Dünya, Güneş çevresinde dönerken elips şeklinde bir yol izler. Yörüngesinin elips şeklinde oluşu, Dünya ile Güneş arasındaki uzaklığın devamlı değişmesine neden olur. Bu değişimler Güneş’ten Dünya’ya gelen enerji miktarının yıl boyunca sürekli değişmesini sağlar

4. Yer şekillerinin etkisi:

a) Yükselti etkisi: Sıcaklığın dağılışında yükseltilerin önemi büyüktür. Yeryüzünden yükseğe çıkıldıkça her 100 metrede hava sıcaklığına yaklaşık 0,5o C düşer.

b) Dağ doğrultusunun (vadi ve ovaların uzanışı) etkisi: Rüzgarlar taşıdıkları havanın özelliklerini ulaştıkları alana götürürler. Örneğin ülkemize kuzeyden esen rüzgarlar soğutucu etkiye sahiptir. Kuzey Yarım Küre’de kuzey-güney doğrultusunda uzanan dağların arasında uzanan vadilerde ve ovalarda kuzeyden gelen rüzgarlar soğutucu etki yapar. Sivas kuzey-güney doğrultusunda uzanan dağların önünde kurulmuş olduğundan kış mevsiminde Erzincan’dan daha soğuktur.

c) Çanak alanların etkisi: Dağlarla çevrelenmiş çanak şeklindeki bir alana soğuk hava çökerse (sıcaklık terselmesi) bu alan aynı yüksekliğe sahip başka bir alandan daha soğuk olur. Erzurum 2000 m yükseklikte dağlarla çevrelenmiş bir ova üzerinde kurulmuştur. Kışın sıcaklık terselmesiyle beraber soğuk hava Erzurum şehri üzerine çökerek bu alanın normalden daha fazla soğumasına neden olur

5. Karaların ve denizlerin dağılışlarının etkisi: Birbirinden farklı ortamlar olan kara ve denizlerin ısınmaları da farklıdır. Örneğin su bir kalori (cal) enerji alırsa sıcaklığı 1 derece artar. Bir taş türü olan granit bir kalori enerji alırsa sıcaklığı 5 derece artar. Bu nedenle karalar çabuk ısınır, çabuk soğur. Denizler enerjiyi uzun zaman diliminde alarak hapseder ve geç ısınır ancak ısı kaybı da yavaş yavaş olur bu nedenle geç soğurlar. 38° kuzey enlem üzerinde bulunan İzmir ile Kayseri’nin hava şartları ve iklim değerlerinde de bu durumu yansıtan özellikleri görebiliriz. Resim 1.66’da verilen bir günlük hava raporuna göre karasal iklime sahip Kayseri’de gece, gündüz arası sıcaklık farkı 16, denizel etki altında olan İzmir’de 9° C ‘tur.

6. Deniz akıntılarının etkisi: Okyanuslarda sürekli rüzgarlar etkisiyle sürüklenen yüzey suları, deniz akıntılarını oluşturur. Bu akıntılar geldikleri bölgenin sıcaklığına gittikleri alanlara taşırlar. Kutuplardan Ekvator’a doğru olan akıntılar soğuk, Ekvator’dan kutuplara doğru olan akıntılar ise sıcaktır. Gulf Stream ve Kuroşiyo gibi sıcak deniz akıntıları geçtikleri yerlerin sıcaklığını ve nemini artırır. Labrodor ve Oyaşiyo gibi soğuk su akıntıları geçtikleri yerlerin sıcaklığını düşürür.

7. Rüzgarların etkisi,

8. Nem etkisi,

9. Bitki örtüsü,

10. Diğer etkiler: Bulutlarla kaplanmış bir gökyüzü bulunduğu alanın sıcaklığını artırır. Kar örtüsü Güneş ışınlarını yansıtır. Bu nedenle karlı kaplı bir alanda sıcaklık normalden daha düşük olur. Koyu renkli toprak örtüsünün olduğu yerlerde ısınma daha fazla olur. Açık renkli taşlarla kaplı alanlarda sıcaklık daha düşüktür.

Kaynak: Milli Eğitim Web Sitesinde Yer Alan “Mesleki Açık Öğretim Lisesi “Coğrafya 1″ (Hazırlayan: Derviş Ünlü)” Ders Notlarından Derlenmiştir (Ziyaret Tarihi: 03/02/2010).

Share

Bunları da Beğenebilirsiniz...